12 Haziran 2010 Cumartesi

Sıfır Beş Kalem


Temkinli insanımdır vesselam. Sağlamcıyımdır. Risk almayı pek sevmem. Yeni maceralara atılacaksam bile, mümkünse öncesinde nasıl bir maceraya atıldığımı bilmek isterim.

İlkokul 3.sınıftaydım. 0.5 kalemler daha yeni çıkmıştı. (torunuma anlatır gibi oldu ama ah ah, biz 70li yıllarda doğanlar, herşeyin hem yokluğunu, hem varlığını gördük). O zamanlar kurşun kalem kullanıyorduk ve 0.5 çok değişik bir icattı bizim için. 8 yaşında olmama rağmen, gidip bir 0.5 kalem almak bana radikal bir şey gibi geliyordu. Oysa sıra arkadaşım Leyla, bir tane almış, hatta hemencecik kırmıştı bile.. Etrafını bantlamış, kullanmaya devam ediyordu. Ben de bu tuhaf icada hemen geçmeden önce bir deneme yapmak istedim; Leyla'nın kırık 0.5'ini 40 liraya almayı teklif ettim, yenisi 100 liraydı. 100 lirayı verip ya 0.5lerin bana uygun olmadığını anlasaydım ne yapacaktım? O denemeyi 40 liraya yapmak elbette daha mantıklıydı :) İşte ben de, sağlamcı bir işadamı gibi, küçük ve emin ilerledim. Leyla da kırık 0.5'ini paraya çevirebilmenin mutluluğu içindeydi. Kazan-Kazan :)

Sevdim 0.5leri sonra. 40 liraya değdi yani :))

1 yorum:

s'ius dedi ki...

bu bantlama merasimini çokça yaşamış biri olarak sevdim yazınızı :) ufak çaplı kalem koleksiyonumun nâdide parçalarını oluşturuyorlar :p